BANA BİR İŞARET GÖSTER

Bugün sizlere Kibariye takma adını verdiğim bir arkadaşımızın başından geçen bir hikâyeyi anlatmak istiyorum. İyi okumalar.
Kibariye ve 3 arkadaşı lise son sınıfın sıkıcı derslerinden birinde yine bunalıp sınıfta ne hikmetse cin çağırmaya karar verir. Öncelikle soldan sağa doğru bir daire şeklinde alfabeyi yazdıkları, daha sonra da soldan aşağıya doğru numaraları sıraladıkları ufak bütçeli bir büyücü masası gibi düzeneği kurduktan sonra işe koyulan bu grup, cin çağırmak için söylenmesi gereken seremoniyi başlatırlar.  
-          Eyyy Cin, geldiysen bir işaret göster!
Dördünün de parmaklarını koydukları şişe kapağının altından ufak bir hareketlenme gelir. Hepsi birbirine korku dolu gözlerle bakar, bakar ama ellerini kaldırmaya da cesaret edemezler ve devam ederler. Sordukları her soru sonrası olumlu ya da olumsuz yönde hareket eden şişe kapağının bu hareketi bu dört kişilik grubun birbirine; “Sen yapıyorsun!”, “Kim hareket ettiriyor gerçekten komik değil!” tarzı şeyler söylemesine neden olur.
-          Kim yapıyorsa yapmasın lütfen! Tuğba bence sen yapıyorsun!
-          Hayır ben yapmıyorum bence Kibariye yapıyor!
-          Ben inanmıyorum bile kızım bence hepsi sizin işiniz.

Gerçekten Kibariye bu duruma ve gelen cine inanmamıştır, arkadaşlarının hareket ettirdiğini düşünüyordur. Devamlı “Geldiysen bir işaret göster o zaman!” deyip dalga geçmekte, gülmektedir. Teneffüsün bitmesi ile bu cin çağırma ritüeli de son bulur. Aynı gün okul sonrası dershaneye geçen Kibariye, dershaneden eve oldukça geç vakitte dönüyordur. Evi ile dershane arasındaki bütün bir yolu, bir adamdan “Güzelim, hey, bir baksana!” tarzı laflar yiyerek teper. En son apartmanının kapısından içeri gireceği sırada ona laf atan adam Kibariye’yi kolundan tutup kendine çevirir ve “Bugün işaret göster deyip deyip duruyordun, al sana işaret.” der ve gider. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BADEM VE SÜRAHİ NENE

ANAHTARLIĞIN SESİ